top of page

Hiçlik Sonrası

Bir zamanlar göğe uzanan o kudretli ağaç, Şimdi köklerinden bir bir sökülmekte Her bir yaprağı her bir dalı hatıra gibi Dökülürken toprağın acımasız kucağına Güneşin sarı ışıkları bile artık acı veriyor Gözlerimden sızan bir damla yaş gibi Bir veda busesi gibi, dudaklarıma konan hüzün Tüm varlığımı sarmış sarmalamış Ruhumda biriken toz, zamanın yorgun sesi Bir zamanlar neşeli olan o şarkılar Şimdi hıçkırıkla kesiliyor, her bir nefesim boğazımda düğümleniyor Kendi gölgem bile bir yabancı Adımlarını benden uzağa atıyor Sanki bir hayalete dönüşmüşüm Bir enkaza, bir harabeye, bir hiçliğe Yitirdim sesimi, yitirdim kendimi Bir fısıltı bile yabancı şimdi Sözlerim birer dilsiz kelimeye dönüştü Ne bir anlamı var ne bir amacı Sular çekildi, toprak çatladı Gönlümde bir kuraklık başladı Her şey suskun, her şey soğuk, bir fırtına öncesi, bir hiçlik sonrası Berdan Sayğılı 10/A

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yuva

Mekanların sesleri var derler Senin de seslerin var yuvamı kıskanma Soğuk bir kış günü açmış tomurcuk gibisin Aykırı Bana ait değilsin yeşil tomurcuk, değilsin Sevgin meçhul, gerçekliğin meçhul, sen

 
 
 
SES

Ve bir ses; Yürekler ağlıyor, çığlıklar duyulmuyor Yetim Sessizlik, bağlıyor herkesi O şimdi hiç olmadığı kadar ağır Postallar… Onlar...

 
 
 
BAKMA

bakma bir koku var sinekler sinekler konmuş kaburga kemiklerimize göğüs kafesimize yuvamıza yani uyanın kirli duvarlar benim yüzüme...

 
 
 

Yorumlar


Köprü; kültür, sanat, edebiyat dergisi, Adana\Yüreğir Toki Köprülü Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanmaktadır.

bottom of page